Kendinden Vazgeçme Yanılgısı
Hayır demeyi beceremeyenlerden misiniz? Gece yastığa başınızı koyduğunuzda ‘gün içindeki ‘evet’ lerinizden pişman olarak anksiyete uykusuzluğunu sonuna kadar çekip, sabah yorgun ,hayata öfkeli ve kimsenin sizi anlamadığı hissiyle uyanıyorsunuz muhtemelen.Sonu gelmeyen istekler , ‘hayır’ınızın kabul görmediği bakışlar , sabah büyük bir inançla aldığınız kararların gün içinde tarafınızdan yerle bir edildiği ve mutsuzluğunuzun katlandığı, karşıya sandığınız öfkenin aslında kendinize olduğu ve değersizleştirildiğinizi düşündüğünüz onbinlerce anın tekrarı gibi oluyor hayat. Gösterdiğiniz onca fedakarlık ve herkese yetişme telaşı sonunda , sizin isteklerinize zerre önem verilmiyormuş hissi.’Hayır’sız hayatların omuzlara yüklediği tonlarca ağırlık.Sebebi belli olmayan vücut ağrıları , başınızın geçmeyen ağırlığı. Bir sıkıntınız olduğunda , nasılsın diye sormak yerine sizden hala istenmeye devam edilenler.Vermekten deli gibi yorgun ve yılgın, enerjisini sonuna kadar başkalarını memnun etmek ve hayırı kabul etmeyeceğinden emin olduğunuz çevrenizdekileri hala mutlu etme çabası.Sınırlarınızın her gün kayıtsızca çiğnenmesi , umursamazca üzerine basılıp geçilmesi ve bunu izlemek zorunda kalmanız.Sıkışmışlık hissinizin sizi boğması ama çaresizce bildiğiniz yoldan gitme arzusu.Nefes aldırmayanlara , nefes olma döngüsü.Sizden sürekli alınmasına ses çıkaramama.Bütün bu sıkışmışlık hissiyle gece gündüz mücadele etme telaşı, kendinden vazgeçme yanılgısı . Bunu tek yaşayan siz değilsiniz ve aslında çözümü o kadar basit ki.Beraber çalışmaya ne dersiniz?
Burçin Kızak