Blog

Artık Kendi Yolunuzu Çizme Zamanı


Uzay boşluğunda kaybolmadan ‘ay’a’ gidenler varken, kendi boşluğunda kaybolabiliyor insan. Ötesi görünmeyen okyanuslarda yolunu bulabilirken gemi, kendi hayat yolunu çizemeyebiliyor insan. Kaybolmuşluğun boşluğu hedef koydurtamıyor, aklındaki sorulara cevap olacak kimse bulamayınca uçsuz bucaksız denizlerdeki dalga, atmosferdeki gazlar gibi hissediyor kendini.

Cevaplarını vermeye hazır olmadığı soruları kendine sormak fayda etmiyor. Nedenler, niçinler, keşkelerden oluşan soru kalıplarına takılıp kalıyor da, nasıl , ne ,kim kalıplarına uyanamıyor. Çaresizlik okyanusunda boğulmak üzereyken uzay boşluğunda oradan oraya sürüklenme ataletinden kurtaramıyor kendini.

Bir yol açan olsa, sorsa doğru soruları, boşluk dile gelip kendi sesini duyursa; anlam bulsa duydukları.. Koca okyanusta karayı görebilse, zihninde ayın parlaklığını farkedebilse, adım atma, hareket alma korkusunu yenebilse, çıkıverecek karanlıktan aydınlığa.

Kendisine çizlip verilmiş yol haritaları aslında boşluğu yaratan. Kaygıların yarattığı korkulardan aslında, kağıdı habire çevirip de bulamadığından başlangıç ve varış noktalarını. Sadece kendinin çizebileceği başlangıç ve varışını , kendi beceri ve yöntemleriyle planlama alıkoyuluşundan, kayboluş ekseninde dönmekten duramayışından mide bulantıları.

Alın elinize temiz bir kağıt, çizin kendi yolunuzu. ‘En kötü ne olur?’

Ben söyleyeyim, kağıdı yırtar atar, baştan çizersiniz..

En kötü karar bile, kararsızlıktan iyidir.En zayıf adım, durmaktan iyi hissettirir.Hayatınızın kaptanı siz olun, bırakın nedenleri, keşkeleri, nasıllarla kendi hayatınızı kendiniz çizin. Hayat başkalarının eline bırakılmayacak kadar kıymetli çünkü.