Blog

Belirsizlik ve Öfke


Geçmişin keşkelerinde ve pişmanlıklarında yaşamak veya geleceğin belirsizliği üzerinde sürekli kaygılanmak bireyleri her an patlayacak halde gezdiren öfke birikimine sebep olabilir. ‘Keşke şöyle olsaydı’, ‘keşke bunu deseydim, şöyle davransaydım, hayatım değişirdi ‘şeklinde bugüne konsantre olamamak insanı yiyip bitirir, geçmişte yaşamak alışkanlığı, üzüntüden başka ruh haline geçişi engeller. Geleceğe ait belirsizliklere tahammül edememek ve kontrolün elinde olmadığı hissi, korku ve kaygıyla başa çıkmayı imkansız hale getirir. Kişi her iki durumda da büyük bir çıkmazın içine girer.

Geçmiş ve geleceği dert edinmek, bugünü nasıl ıskalar?

Şöyle düşünelim, geçmişte yaptıklarınız ve yapmadıklarınız sizi bugünkü ‘siz’ haline getirdi. Bugün yapacaklarınız ise, sizin gelecekte kim olacağınızı belirleyecek. Geçmişe takılı kalmak yerine, sizi bugüne getiren kısa bir objektif ‘geçmiş kar /zarar analizi’ yaparak, gelecek için planlarınızı yapma vakti.

İnsanoğlu yaparak yaşayarak öğrenir ve hayat deneyimi kazanır. Bilinçli farkındalık ise, insanın davranışlarının sorumluluğunu almasıyla, kendini yeniden şekillendirme, hayatına yeniden yön verme şansına sahip olmasına yardım eder. Hatalar olmasa, yanlışlar yapılmasa, gerekli dersler alınmasa, hayata yeni yönler vermek imkansız hale gelir. İnsanlar hatalarıyla güzeldir, yanlış yapmaktan korkmamalarıyla güçlüdürler. Sürekli değişim ve dönüşümü yaşama, ancak hayatı deneyimleyerek olur. Değişip dönüşmez, geldiğimiz gibi gidersek, hayat amacımızı bulmak imkansız hale gelecektir. Değişime direnmek mümkün değildir. Dünkü ‘siz’le hata olan davranış ve girilen riskin, başarısızlık veya hayalkırıklığı olması motivasyonunuzu düşürüp sizi bir daha kımıldayamaz hale getirmesin; bugünkü siz yeni kapılar açmanın yollarını öğrendiniz, geçmiş geçmişte kaldı. Şimdi yeni başlangıçlar için hareket zamanı.

Geleceğin belirsizliği sizde kaygı yaratıyorsa, koyun onu da bir kenara. Ne belirli ki zaten şu hayat dediğimiz süreçte? Bir dakika sonra başınıza ne geleceğini biliyor musunuz da, 5 yıl sonrası için kaygı yükleniyorsunuz? Bugünü yaşayarak, bugünkü aklınız, deneyimlerinizle harekete geçtiğiniz takdirde, en fazla gelecekteki siz, ‘iyi ki oturup beklememişim’ diyeceksiniz. Başarı veya başarısızlık denilen, kime göre , neye göre, kimin kıstası ve sizin için başkalarının koyduğu bu kıstas, ‘’SİZİN İÇİN’ için ‘ ne kadar önemli olmalı?’’

Şimdi öfke zamanlarınızı düşünmenizi isteyeceğim sizden. Ne zaman, nelere ve kimlere öfkeleniyorsunuz? Öfkeniz gerçekten karşınızdaki kişiye mi, işinizdeki yoğunluğa mı, aksayan prosedürlere yada ulaşımdaki sıkıntıya, sıkışan trafiğe mi; yoksa içindeki belirsizliğe yenik düşüp hareket almaktan sizi erteleyen ‘kendinize mi?’